Araştırmalara göre dünya üzerinde her 100 bin kişiden 5'inde beyin tümörü görülüyor. Ayrıca bu oranın dünya nüfusu yaşlandıkça da artacağı söyleniyor. Henüz nedeni tam olarak bilinmeyen ve ciddi hayati sonuçlara neden olan beyin tümörünü sizler için detaylandırdık.
Beyin tümörü, kafatasındaki dokulardan veya vücudun başka bir yerindeki kanserli organlardan hastalığın beyne yayılmasından kaynaklı olarak beyinde oluşan kitledir. Oluşma nedeni hakkında net bir veri olmayan beyin tümörleri her yaş grubunda görülebilir. Kafatasında oluşan tümör oluştuğu alana basınç uyguladığı için baş ağrısı, bulantı ve kusma gibi belirgin semptomlara neden olabilir. Beyinde kitle oluşumu ciddi sonuçlara sebep olan sağlık problemleri arasında bulunur. Kişilerde ölümle sonuçlanma oranı yüksektir.
Vücuttaki tüm dokularda olduğu gibi hücreler gelişir, büyür ve ölür. Bu ölen hücrelerin yerine ise yenileri yapılır. Fakat anormal bazı durumlarda bu hücreler ölmeden yenileri yapılandığında ve gereksiz yere bir hücre çoğalması yaşanır. Bu çoğalan hücre grubu bir tümör meydana getirir. Bu tümörlerin her türü kanserli hücre değildir. Fakat beyinde oluşan her türlü kitle yaşamsal bir organda olması nedeniyle riski oldukça yüksektir. Beyin tümörünün oluşmasında bazı etkenlerinde tetikleyici olduğu söylenir. Bazı beyin tümörü nedenleri şu şekilde sırlanabilir:
Beyinde tümör oluşumu ana olarak 2 başlıkta incelenir.
İyi Huylu Beyin Tümörü: Bu kitleler beyin zarları ile beyin içindeki sinirlerde doğuştan gelen kalıntılardan oluşan kitlelerdir. Genellikle cerrahi işlemlerde olumlu sonuçlar verir.
Kötü Huylu Beyin Tümörü: Anormal bir biçimde hızlı bir şekilde büyüyen yapılardır. Hızlı büyümelerinden dolayı sağlıklı hücrelere zarar verebilirler. Tedavilerinin nasıl sonuçlanacağı; bulundukları yere, genişliklerine ve yanı sıra meydana gelebilecek risk unsurlarına göre değişir. Tedavideki amaç hastanın yaşam süresinin uzatılmasıdır.
Metastaz Tümörü: Vücudun diğer bölgelerinde oluşan kanserin beyine yayılması ile oluşur.
Beyinde tümör bulunması kafatası içinde bir basınç oluşmasına neden olur. Bunun yanı sıra meydana gelen belirtiler ise şu şekilde sıralanabilir:
Beyinde ur teşhisi günümüz şartlarında kolay ve hızlı bir şekilde yapılabilir. Yukarıda saydığımız şikayetlerle doktora başvuran hastaların öncelikle detaylı bir öyküsü alınır. Daha sonra ise genel bir fiziki muayene ve ardından nörolojik muayenesi yapılır. beyin içi görüntülenmesi için beyin tomografisi (BT) ve manyetik rezonans görüntüleme (MRG) istenir. Bu şekilde tümörün bulunduğu yer, boyutu ve cinsi hakkında detaylı bir bilgi alınabilir. Ayrıca bazı beyin tümörlerinde teşhis için biyopsiye de ihtiyaç duyulabilir.
Beyinde tümör tedavisi için 3 farklı tedavi yöntemi bulunur. Bunlar; cerrahi tedavi, ilaç tedavisi ve radyasyon tedavisidir. Tümörler beyinde kafa içi baskıyı artırdığı için bu yöntemler arasında en sık cerrahi tedavi kullanılır.
Cerrahi Tedavi: Cerrahi operasyonda tümörün çıkartılıp beyin ve sinirlerin baskıdan kurtulması amaçlanır. Ayrıca çıkan tümör incelenerek ne türü saptanabilir. Eskiye nazaran kullanılan yöntemlerde beyin ameliyatlarında önemli ölçüde ilerleme kaydedilmiştir.
İlaçlı Tedavi (Kemoterapi): Genellikle kötü huylu tümörlerde kemoterapi uygulanarak hastanın hayatta kalma süresi ve yaşam kalitesi artıyor. Hatta bazen tedavi sonucu tamamen iyileşme de sağlanabiliyor.
Radyasyon Tedavisi (Işın Tedavisi): Radyasyon tedavisi, geçmişten günümüze uzun yıllardan beridir kullanımı olan bir tedavi yöntemidir. Bu tedavi genellikle ameliyat sonrası 1. ay civarında yapılır. amacı tümörlü hücreleri öldürmek veya çoğalmasının baskılanmasını sağlamaktır. Bazı durumlarda nadiren ameliyat olamayacak durumdaki hastalara sadece ışın tedavisi de uygulanabilir.
Dilerseniz bu konu ile ilgili videomuzu izleyebilirsiniz.